Derde keder ekerim, sonra onu biçerim. Diye diye başladığım acımsıtrak bir yazı yazacağımızı belli edelim. Yazıya başladığım şu dakikalarda aklımda yazacak hiç bir şeyin olmaması ise bir sonraki cümle konusunda tamamen karamsar bir durumda bırakıyor beni. Son 1 saattir dinlediğim Öykü & Berk’e ait Yaktın Yandırdın Beni şarkısı bile ne yazacağım hakkında bir fikir veremiyor. Aklımın bu denli boş olması ile kalbimin o denli dolu olması arasındaki doğru orantıda olaya farklı bir boyut katıyor.

Aşk evet esasında konumuz aşk. Fakat aynı ruh durumuna gelebilmemiz için aşağıdaki parçayı dinliyor olmanız gereklidir.

Yaşadığım süreçlerde bir çok farklı yaşantı içerisinde bulundum. Hatta durum öyle ki bir birinden zıt tam 5 hayatım oldu diyebilirim. Geçmişim o kadar hareketli ve yoğunki bir insanın hayatındaki tüm yoğunluğu yaşamış gibiyim. Bu zamandan sonra daha sakin bir hayatım olacağını da tahmin ediyorum, fakat “Tahir’im” uslanmaz.

Yaklaşık 4 şehirde bir birinden tamamen bağımsız yaşantım mevcut. Sanki 4 farklı hayatı yaşar gibiyim. Bunlar arasında memleket sıralamam ise şu şekilde oluşuyor.

1. Aksaray
2. Kdz. Ereğli
3. İstanbul
4. Kuşadası

Bu sıralamada en sakin yaşantımı kuşkusuz Kuşadası‘nda yaptığım bir gerçektir. Bu sebepten ötürüde Kuşadası tatil sayfasıda benim için fazlaca önemlidir. Hayatımın belki sonraki safhalarını Kuşadası içerisinde geçirebilirim düşüncesindeyim. Elbette bu düşünce tek başına alınabilecek bir kararda değildir.

Onu Özlemek

Yazın en sıcak halinde yağmaya çalışan bir kar tanesinin yere yaklaşamadan eriyip buharlaşması gibidir. Gelecekte 19.06.2011 tarihini nasıl hatırlayacağımı merak ediyorum. En kötüsü ise hiç hatırlanmaması olacaktır. Velhasıl onu yaşamak adına bildiğim tek şey “özel” olduğuydu.