18 yaşında çıkmış olduğum gurbet yolculuğuna yakın zamanda Aksaray’a ailemle dönüş yaparak ilk defa İstanbul’dan uzaklaşmış oldum. İstanbul’dan dönüş demek işin temelinde turizmden – tekstik sektörüne de geçiş demekti. Fakat; asla hesaplamadığım ciddi, kritik bir hata yaptım.

İstanbul, kuşkusuz Türkiye’nin ekonomik ve ticari başkenti. Bunun avantajlarından biriside İstanbul’da yerel olarak oluşan bir markanın global olarak piyasaya girmesi anlamı taşıyor. Yani; İstanbul’da başarılı iseniz aslında Türkiye’de başarılısınız. İstanbul markasıysanız Türkiye çapında bir markasınız. Aynı Amerika’nın New York şehri gibi. Aksaray’da oluşturmaya çalıştığım marka ne kadar ciddi bir yatırım olursa olsun Türkiye çapında rekabet özelliği bulunmuyor gibi duruyor. Bu da Vera Gelinlik markasının ulusal ve global anlamda değerli bir marka haline gelebilmesinin yolu İstanbul’da fiziksel mağazasının olmasıdır.

İşin dramatik durumu daha önceleri oluşturduğum ve on milyonlarca ziyaret alan yaklaşık 10 yılımı verdiğim Tatil Panosu markası. Olayın bir noktasında Turizmde işler yoluna girdiğinde Tatil Panosu markasını kendi halinde turizm acentası olarak açmak niyetindeydim. Planlarım Aksaray’da Vera Gelinlik + Türk SEM ikilisi ile yola çıkıp Tatil Panosu‘nu kurmaktı.

Fakat; Tatil Panosu tam anlamıyla global bir oyuncu olmak zorunda. Ancak o zaman ETS Tur veya Jolly Tur ile rekabet edebilir. Aksaray’da açılacak bir Tatil Panosu maalesef global bir oyuncu olarak çıkmayacak gibi duruyor. Bu sebeple bir süredir kritik ettiğim gelişmeler beni ve ailemi tekrar İstanbul yoluna düşürecek gibi duruyor.

İstanbul’da uluslararası marka ve modellerle beraber gelişimi devam eden Yapay Zeka sistemi sayesinde de güzel bir mağaza kurabiliriz. Markalaşma yolunda İstanbul’da olmanın avantajı düşünülenden çok daha fazla.