Bugün garip bir gün. Ankarada Kızılay ve bir kaç yerde bulundum uzun süredir görüşmeyi düşündügüm arkadaşım mesut ile de görüştük. Kız arkadaşımdan da yaklaşık 5 gündür ayrıyım. İnsanlara, cevreye, aynada ki kendime ve insanların gözülerinde ki ışıga bakışım çok farklıydı.

Biraz önce metroyu beklerken tam yanıma çok güzel bir bayan oturdu. Konuşmam gerektigini düşündüm ve sorabilecegim bir soru düşündüm. Aklıma tek gelen şey AŞTİ’ye mi gidiyor sorusu oldu. Bayan tatlı bir bakışla bana evet AŞTİ’ye gidiyor dedi. Teşekkür ettim. Orada konuşmamız bitti fakat bir soru daha sormalıydım kendimi onla konuşmaktan alamıyordum ve “ögenci misiniz?” diye sordum. Evet dedi hangi bölüm oldugunu sordugumda ise Fransızca oldugunu söyledi.

Oradan sonra ortak ne konuşabiliriz diye düşündüm. Bulamadım ve ilk ögrencimisiniz sorusunu sordugumda ki yüz ifadesi komikti. Ardından metro geldi ve metroya bindik. Hala gözüm ondaydı Ankara’da gördügüm en asil bakışlar ve olgun kelimeler ona aitti. Aklımda metrodan indikten sonra tekrar konuşmak için uygun ortam  arama düşünceleri kıvrandı. Fakat ben o kadar cesur biri degilim ve onla konuşamadan gitti. Belki de benden korkmuştur. :) Nasıl korkmasın ki burası Türkiye o kişi gelip bana benim ona sordugum gibi sorular sorsaydı bende şüphelenirdim. Belki de kendimi kandırıyorum.

Velhasıl son kız arkadaşımdan ayrılalı 5 gün oldu dün akşam son defa telefonda konuştuk ve biten şeyleri yad ettik. Acımsı bir bitişti fakat olması gereken oldugu kanısındayım. Onun hakkında hep asıl kız olarak aklımda tabirlerim vardı. Fakat zamanla bu olguyu sorgulamaya başladım ve o olmadıgını bir müddet sonrada anladım.

Şu an dünya’nın en yanlız insanı kadar yanlızım. AŞTİ Tanrıverdi İnternet Cafesinde yanlızlıgımı bir bardak çay ile kutluyorum. Ankara’yı özlemişim sık sık gelsem iyi olur gibi birşeyler. Bu arada muhabbet.net’in sahibi dolandırıcı herif benim eski msn adresim olan dewil@muhabbet.net ‘in şifresini kendisine istedmiş ve bir kaç gündür kullanıyor.

Düşmenin düşmesi, adiligin adiligi olan bu olay sonucu eski listemde ki insanlardan banner, link gibi şeyler isteyip kendisini “ben dmoz editörü tahirim” diye tanıtıyormuş. Ben bu zamana kadar hiç bir insana kendimi o şekilde tanıtmadım sen kimsinde kendini o şekilde tanıtıyorsun. Ayıptır hadi sen bilmezsin ayıbı, aynı zamanda günahtır be adam günahı da mı bilmiyorsun.

İnsanlar bana telefon açıp konu hakkında hep bilgi veriyorlar. Böylesine kişisel haklarıma saldıran birisini ben kendi gönlümde yargılayıp onu adilik vasfıyla yargıladım. Yazıklar olsun be web dünyası, bagrında böylesine adi insanları barındırıyorsun seni ve bu tarz cirkefliklerini bırakıyor olmak bana büyük haz veriyor. Hayallerimi gömdügüm bu aleme aynı zamanda böyle kansızlarıda gömüyorum. Belki onların cezasıda bulundukları ortamlar yaşadıkları kendi yaşamlarıdır.

Subscribe
Bildir
guest

0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments

Paylaşın

By Categories: Genel0 CommentsViews: 33

Katılın

Makalelerden Haberdar Olun…